RAMAZAN AYINDA NEDEN DAHA ÇOK KİLO ALINIR?

Ramazan ayında en çok yaşanılan sorunlardan bir tanesi aşırı kilo alımıdır. Ramazan ayında normal diğer aylara göre daha fazla kilo alınır. Bunun en büyük sebeplerinden birisi gece yemektir.15 saat gibi uzun bir açlıktan sonra iftar saatinde yemek miktarı normalden daha fazla artmaktadır. Düşünün kahvaltı, öğle ve akşam yemeğinin hepsini sadece bir öğünde alıyoruz ve arkasından gece yenilen tatlılar, meyve suyu, sahurda yapılan hamur işleri ile birlikte kişi bir günde 1800-2300 arası bir kalori alması gerekirken sadece 5 saatlik bir zaman dilinde 2500-4000 arasında kalori alınıyor. Bütün gün aç dolaşıp bir de gün içerisinde çalışıldığında eve halsiz, bitkin gelindiği için bu kadar yemek yemenin hak ettiğini düşünüyor insanlar. Oysa vücut böyle düşünmüyor. Gün boyu aç kalınca o hemen sisteminin değiştiriyor ve tasarrufa geçiyor ve kemerleri sıkıyor yani metabolizma hızını yavaşlatıyor ve gün içerisinde aç kaldığı süreci telafi etmek için gece yenilen besinlerden bir kısmını harcıyor diğer kısmını kendini korumak için yağ olarak depoluyor. Ramazan ayında oruç tutan kişilerin bazal metabolizma hızları %20 oranında düşüyor. Ayrıca kişi aç kaldığı için ramazan ayında enerjisi düşüyor ve minimum hareket ediyor bu da zorunlu olduğu aktiviteleri yapıyor. Ramazan süresince kişilerin aktivitesi %50 oranında düşüyor. Bu demek ki Ramazan ayında normal diğer aylardan daha az çalışan bir vücuda sahip oluyoruz. Bu da bize ramazan sonunda fazla alınan kilo olarak geri dönüş yapıyor. Peki bu durumu tersine çevirebilir miyiz? Ramazan ayında daha dengeli beslenerek kilo almadan bu ayı geçirebilmek mümkün mü? Tabi ki mümkün bunun için yapacağınız ufak değişiklikler hem metabolizmayı yavaşlatmanıza izin vermeyecek hem de gün içerisinde halsiz, bitkin, mutsuz bir gün geçirmeyeceksiniz. Hem işinizde veriminiz düşmeyecek hem de kilo almayacaksınız. Peki bunun için neler yapılması gerekir? İftar saatinde aşırı açlık ile mücadele etmek için önce hurma ile kan şekerimizi yükseltmek ile başlayabiliriz. Diğer taraftan sıvı ihtiyacını karşılamak için meyve suyu, gazoz gibi kalori bombası içecekler yerine o kalori olan su ile orucumuzu açalım. İftar saatinde sofralardan eksik etmeyeceğimiz yoğurt yada cacık hem düşük kalori hem hazmı kolay hem de kan şekerimizi dengeleyerek tok kalmamızı sağlayacak. İftar sofralarımız da salata özellikle yaz mevsimi için çok uygun ancak yağsız değil rahatlıkla yağlı tüketebilirsiniz. Yanında zeytinyağlı sebze yemeği sizin daha düşük kalori almanızı sağlayacak ve iştahınızı kapatacak. İftar saatinde proteini alımı çok önemli. Et, tavuk, kıyma gibi hayvansal kaynaklı besinler protein yönünden zengindir. Midede uzun süre kaldığı için tok tutar. Aynı zamanda karbonhidrat içermediğinden dolayı kan şekerinin yükselmesine engel olur. Ancak dikkat edilmesi gereken önemli bir husus hiçbir besin serbest değildir. Fazla miktarda alınan her besin sağlığa zararlıdır. Bunun için porsiyon miktarlarına dikkat edilmelidir. Kuru baklagiller ülkemizin en değerli besin kaynaklarıdır. Yararları saymak ile bitmez özellikle iftar sofralarında zeytinyağlı barbunya, tavuklu kurufasulye, kırmızı mercimek çorba, etli nohut sofralarınızdan eksik etmeyin en az haftada 2 gün muhakkak pişirin. Kan şekerini yavaş yükseltir, tok tutar ve kabızlığı engeller ve düşük kaloridir. Ramazanda da ara öğün yine atlamanızı istemiyoruz. Özellikle yemek yedikten 2 saat sonra acıkmalar başlar. Bunun için en uygun besin süt ve yanında meyve ile bu saati daha rahat geçirebilirsiniz. Sahur en önemli atlanılmaması gereken vakittir. Peki bu saatte ne yemeliyiz. Yumurtalı menemen, ayran yanında tam buğday ekmek, kıymalı fasülye kavurması, domates, salatalık ve peynir ile sizi gün boyu zinde tutacak bir kahvaltı menüsü. Tabiki buradaki öneriler kişinin yaşı, kilosu, boyu, cinsiyeti ve hastalıklarına göre verilen öneriler değil bu yüzden size özel beslenmeyi diyetisyeninize danışarak uygun dengeli bir beslenme programı tercih etmelisiniz.